Bugün itibari ile eskiler hariç Belediye Başkanları koltuklarındaki 4 yılı tamamladı. Geride kalan 1.460 günlük icraatlarına baktığınızda yerel yöneticilerin kimi çok iyi işler yaptı, kimisi de yüzüne gözüne bulaştırdı.

Mesela Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş… Ankara’da yaptığı işlerin referansı ile aday yapılmasa bile toplumun büyük bölümünde gönüllerin Cumhurbaşkanı oldu. Keza, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu… Partililerinin gözünde neredeyse lider oldu… Bu işin parti ile falan alakası yok…

Neyse bunları geçelim.

Bizim konumuz Kuşadası… Dolayısıyla da Ömer Günel…

Son 364 güne girerken, ne yaptı, ne yapmadı?

Hoş son yılını koltukta geçireceğinin garantisi yok ya, öyle kabul edelim…

Bir gerçek var…

Günel, başkanlık konusunda dersini iyi çalışmış…

Hele hele göz boyama sanatını yemiş yutmuş.

Kendi döneminde yapılaşmaya açılan arsa için, “biz orasını imara açmadık ki!” diyebilecek kadar cesur.

Sanki insanlar inandı?

Belediyenin asil görevlerini bile öyle ustaca kendisine mal ederek pazarladı ki, akıllara zarar.

Yürüttüğü algı operasyonu sınırları aştı.

Diyeceksiniz ki, “Kuşadası’na hiç mi katkısı olmadı?”

Sınır tanımayan imar uygulamaları ile birilerine büyük katkısı olduğu kesin…

Ama Kuşadası’na kazandırdıkları, kaybettirdiklerinin yanında devede kulak!

Her şey bir yana, döneminde katledilen tarım alanları, zeytinlikler, meyve bahçeleri bile nesiller boyu unutulmayacak.

Ben bunu bilirim…

Gelelim asıl meseleye…

Ana Muhalefet Partisi CHP, yıllardır AK Parti’yi nelerle suçluyor hatırlayın.

Kılıçdaroğlu ve kurmayları 21/B ihaleler için “adrese teslim” demiyor mu?

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen çok katlı ve yoğun yapılaşmaya olanak tanıyan imarlar için “rant” suçlaması yapmıyor mu?

Aynı CHP, israf konusunda “günah” tanımlaması yapmıyor mu?

Bir de Ana Muhalefet partisinin şiddetle karşı çıktığı “Yap İşlet Devret” uygulamaları var. CHP liderinin “ayıp” diye tanımladığı uygulamalar…

Hani, Kuşadası Belediye Başkanı’nın Kent Meydanı, eski top sahasında inşa edilmesi planlanan Spor ve Yaşam Merkezi için uygulamaya çalıştığı model var ya, işte o…

Ufak ufak toparlarsak;

CHP Kemal Kılıçdaroğlu’nun ağzından 21/B ihaleleri eleştirmiş, ama Günel buna kulaklarını tıkayıp peyzaj ihalesini bile adrese bu yöntemle yapmış.

Partisi, Bakanlığın imar uygulamalarına talan demiş, Kuşadası Belediyesi olmadık yerleri, olmadık koşullarda imara açmış.

CHP yönetimi israf demiş, Günel yönetimi heykele, konsere, dış geziye milyonlar saçmış.

Gibi… Gibi.. Gibi…

Ortada, “partisinin ilkelerine bile ters düşen bu kadar uygulama varken, Kuşadası neden susuyor?” diye sorarsanız…

Emin olun, en koyu CHP’liler bile görüyor bu tabloyu…

Kimsenin de onayladığı yok.

Ortada bir suskunluk varsa, CHP’nin zarar görmesinden duydukları endişedendir.

Yoksa Günel artık pek çok kimsenin umurunda bile değil. (İ.A.)