Neden Paris 2050’ye kadar sünger şehir olabilir?

27 Ekim 2025

Neden Paris 2050'ye kadar sünger şehir olabilir?

2050 yılına doğru Paris’in nasıl bir emici şehir haline gelebileceğini düşünün. Su fazlasını absorbe eden ve yaz geldiğinde bu suyu serinlik olarak geri veren bir metropol. Ancak bu değişiklikler neden gerekli? Bugün Paris, yüzeyinin yaklaşık %75’inin geçirimsiz olması nedeniyle, Fransa’nın giderek daha sık yaşanması beklenen yoğun yağışlarda yağmur suyunu atık su ağına aşırı yükleyerek kirli suları başkentin kanalizasına katıyor ve bu sular Seine Nehri’ne deşarj ediliyor. Bu durum, ne yazık ki nehir üzerinde yakın zamanda yeniden yüzmeye açılan bazı bölgeler için pek rahatlatıcı değil; kullanıcılar muhtemelen bunun sürmesini arzuluyor. Peki, bu durumun bir süngerle ne ilgisi var? Cevap çok basit. Beton suyu emmez; bu bariz. Oysa toprak ve bitki örtüsü emebilir. İşte söz konusu süngerin bulunduğu yer budur; başkentin topraklarını geçirgen kılmak, zamanla sorunun bir kısmını çözebilir. İşte ünlü « Parispluie » planının amacı budur.

Bitki örtüsü sayesinde, bir kentsel alan ağaçsız bir mekâna kıyasla evapotranspirasyon yoluyla yaklaşık 6 derece daha serinleşebilir.

Daha Etkili Mücadele İçin Uyum Sağlamak

Bu saldırı planı ilk olarak 2018 yılında Paris şehri tarafından uygulanmaya başlandı. “2050 yılına kadar en az %55’lik bir alanı sünger şehir yaparak durumu tersine çevirmek istiyoruz”, diyor bu konuyu konuşan Antoine Guillou, Paris Belediye Başkan Yardımcısı ve Anne Hidalgo’nun kamu alanları temizliği ile altyapı sorumlusu. Planın başlangıç amacı, Île-de-France Su Koordinasyonu’na göre, yağmur suyunu yağdığı yere en yakın yerde değerli bir kaynak olarak kullanmak, “su döngüsünü doğal olarak yeniden kurmak”, “daha geçirgen bir zemin ve daha yoğun bitkilendirme sayesinde serinlik adacıklarının gelişimini teşvik etmek”, ayrıca “tüm kanalizasyona deşarjı sınırlamak”, ve “Seine’in taşma risklerini ve kirliliğini önlemek” hedeflerini içeriyordu. Tam bir programdı.

Selin Kaya

Selin Kaya

Ben Elif Demir, SLK Haber’in baş editörüyüm. Popüler kültür ve dijital medya alanındaki deneyimimle, okuyucularımıza her gün ilham veren ve gündemdeki en taze içerikleri sunmaya çalışıyorum. Hikâye anlatmayı, yeni trendleri keşfetmeyi ve genç seslere alan açmayı çok seviyorum.