Kuşadası Ekosistemi Koruma ve Doğa Severler Derneği (EKODOSD), Şehir Plancısı Melis Tekcan’ı konuk etti. “Kuşadası İlçesinde Planlamanın Çevresel ve Yaşamsal Etkileri” başlıklı panelde, onaylı planlar çevresel ve yaşamsal açıdan incelendi, planlara yönelik öneriler grafikler üzerinden anlatıldı. Şehir Plancısı Melik Tekcan, Kuşadası’nın yapılaşma konusunda doygunluğa ulaştığını, planlamalar yüzünden yeşil alanların giderek azaldığına dikkat çekerek mevcut yeşil dokunun ilçenin nefes almasına yetmediğine dikkat çekti.

Planların, yaşamsal ve çevresel açıdan olumsuz olduğunun vurgulandı

Moderatörlüğünü EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü’nün yaptığı panelde konuşan, Şehir Plancısı Melis Tekcan, yapılan planlar neticesinde, neoliberal politikaların ve beş yıllık kalkınma planlarının konut ve ikincil konut yatırımlarını desteklediğini, bu planların yaşamsal ve çevresel açıdan olumsuz olduğunun vurguladı. Tekcan, 1987-88-94 ve 2000 yıllarında yapılan planların Kuşadası’nı birçok açıdan etkilediği anlattı. Ulaşım, konut kullanımındaki değişimlerin, yeşil alan ve tarım alanlarındaki etkilerine de değinen Tekcan, 4 plan verilerini grafik üzerinden, turizm tesisleri, ikincil konutlar, mevcut ağaçlık alanlar, ağaçlandırılacak alanlar ve tarım alanları olarak değerlendirdi. Yıllara göre yapılan incelemede, ikincil konutların hızla artarak ilk sırayı aldığını, mevcut ağaçlık alanların ve tarım alanların önemli derece düşüşe geçtiğini vurguladı.

Ulaşım ve konut sorunları ve öneriler dile getirildi

Tekcan ayrıca, kent bütününe yönelik ulaşım planının hazırlanması, ulaşım akslarının sürekliliğinin sağlanması, ilçedeki önemli yerler ve antik kentler arasında bisiklet ve yürüyüş rotalarının oluşturulması, merkezden milli parka giden bot turlarının oluşturulması gerektiğini belirtti. Konut alanı önerilerinde; ilçede yapılacak olan yeni turistik tesislerin alternatif turizme yönelik olması gerektiğini, kamu kullanımına terk edilen ve gelişme konut alanı olarak planlanan bazı parsellerin fonksiyon değişikliği ile yeşil alan kullanımına dönüştürülmesinin daha uygun olacağını söyledi. Yeşil alan önerilerinde çerçevesinde, Davutlar ve Yaylaköy mevkilerinde agro turizm(tarım turizmi) yapılarak ilçenin tarım alanları imara açılmadan turizme katkı sağlanmasını, ilçe merkezinde kamuya terk edilen alanlarda yeşil alan çalışmasının yapılmasını, Dilek Yarımadası Milli Parkı, ilçede bulunan sit alanları ve tarihi kent merkezi korunacak alanlar olup, çevrelerinde bulunan parsellerinde korunacak parsellere uygun olarak planlanması gerektiğini söyledi. Planlara, “tarım ve orman alanlarının korunarak yapılaşmaya açılmaması ve bu alanlarda sadece tarımsal faaliyetlerin yapılmasına izin verilmelidir” şeklinde plan notu eklenmesi gerektiğini, tarım alanlarında yapılan kaçak yapılaşmaların denetiminin arttırılmasını ve bu alanlara ruhsat verilmemesini belirtti.

Kuşadası, ikinci konutlar açısından doygunluğa ulaştı

1990 yılında, Kuşadası’nın, ikinci konutlar açısından aşırı bir doygunluğa ulaştığı anlatan Tekcan, bu nedenle artık inşa edilecek arazi ve arsa kalmadığını, kent bütününde yeşil alanların hızla azalarak, kentin nefes almasının engellendiğine dikkat çekti. Kağıt üstünden yapılan planlardan vazgeçilmesi gerektiğine dikkat çeken Tekcan, yaşanılacak kentlerin planlanması gerektiğini, bunlar yapılırken plan notlarına daha çevreye duyarlı, sert plan notlarının eklenmesini, gerekirse şartlar yerine getirilene kadar yeni ruhsat verilmemesini önerdi. Melis Tekcan plan açısından Avrupa kentlerinden Kuşadası’na uyarlanabilecek en iyi örneğin Barcelona olduğunu söyleyerek, kroki üzerinden bu kentin özelliklerini anlattı.