Son dört yıldaki yapılaşma anlayışı ile turizm kenti kimliğinden uzaklaşarak beton ekonomisinin kucağına düşen Kuşadası’ndaki “rant kokulu” imar uygulamaları ile ilgili dosya sayısı her geçen gün biraz daha kabarıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na iletilen şikayetlerde en dikkat çekici noktayı belediye yönetimine yakın müteahhitlere sağlanan ayrıcalıklar oluşturdu.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından da mercek altına alınan imar uygulamalarında ayrıcalıklı müteahhitler en büyük rantı 18. Madde uygulamalarından elde ettikleri belirlendi. Bu uygulama ile kamuya terk etmeleri gereken alanlara bina dikerek fazladan yapı sahibi olan yatırımcılar ceplerini doldururken, sosyal donatı alanlarını istimlak yoluyla karşılanmak zorunda kalındı. Bu tablo nedeniyle de ortaya ciddi bir kamu zararı çıktı.

Müteahhitlere köşeyi döndüren ayrıcalıklı imarlarda bir başka dikkat çekici konu ise kot farkları oldu. Özel bir statüye sahip olan turizm imarlı bölgelerde bile delinen kot uygulamaları ile pek çok yatırımcı fazladan kat ve haksız kazanç elde etme imkanı buldu. Bazı parsellerde, 2 ve 4 kat olarak gerçekleşmesi gereken karma yapılaşma 4 ve 6 kat olarak uygulandı. Kot uygulamalarında dikkat çeken bir başka nokta ise projelerde bodrum olarak görünen bölümlerin bağımsız bölüm olarak inşa edilmesi oldu.

Turistik tesislere tanınan ayrıcalıkların “turizm+ticaret” başlığı altına fonksiyon değişikliği yapılarak konuta döndürülüp yatırımcısının servet kazandığı Kuşadası’ndaki pek çok projede yasa gereği uygulanması gereken çekme mesafeleri de yok sayıldı.

İncelenen dosyalara göre, yürürlükteki “İmar Yasalarına” göre usulsüz olduğu iddia edilen yapılaşma anlayışı inşaat sektörüne milyarı aşan haksız kazanç sağladı.

Torpilli müteahhitler çok yakında slkhaber.com’da.