Kuşadası’nın koruma altına alınan tarihi evlerinin bulunduğu bölgede, son 5 yıl içinde çivi çakmanın bile yasak olduğu yaklaşık 25 ev alevlere teslim oldu…

Kuşadası’nda Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından sit alanı ilan edilen bazı mahallelerde koruma altına alınan evler birer birer yok olmaya başladı. Son 5 yıl içinde tarihi yapılara ev sahipliği yapan Cami Kebir Mahallesi’nde çıkan yangınlarda yaklaşık 25 ev yanarak kül oldu.

Son olarak geçtiğimiz önceki gün Zafer Sokak’ta tek katlı bir evde yangın çıkması, soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Pek çoğu, yıkılmasına izin verilmediği için sahipleri tarafından terkedilen evlerin uyuşturucu bağımlıları tarafından kullanılan evlerin birer birer yok olması, Kuşadası’nda üzüntü ile karşılandı. Koruma altına alınan ama korunması için hiç  bir şey yapılmayan evlerin bazıların kasıtlı olarak yakıldığı görüşünü savunanların sayısı da giderek artmaya başladı. Türkiye’nin pek çok yerinde koruma altına alınan yapıların restore edilerek yaşamın sürdürülmesine olanak sağlandığına dikkat çeken Kuşadalılar, “Bunun en yakın örneği Sığacık’ta. Tarihe meydan okuyamadığı için içinde yaşanması imkansız hale gelen evler, restore edilerek turizme kazandırılması sağlandı. Böylece hem sahiplerine, hem de turizme bir yarar sağlanmış oldu. Ama Kuşadası’ndaki eski yapılar için kimsenin kılı kımıldamıyor. Evini restore ettirecek imkanı olmayan başka bir şeye kaçıp tarihi yapıyı kaderiyle baş başa bırakıyor. Kimisi içinde barınanlar tarafından yakılıyor, kimisi de yıkılıp gidiyor. Buna kökten bir çözüm bulunması gerekir. Bu evlere sahip çıkılırsa, kazanan yine Kuşadası olacak” diye konuştular.