ODTÜ’nün deniz salyası raporu: Risk Ege’ye akmaya başladı

ODTÜ’nün deniz salyası raporu:  Risk Ege’ye akmaya başladı ODTÜ’nün deniz salyası raporu: Risk Ege’ye akmaya başladı

Marmara Denizi'nde deniz salyası araştırmaları yapan ODTÜ'nün araştırma gemisi Bilim-2'nin ilk tespitleri açıklandı. 

1 aydır  Marmara Denizi genelinde çalışma yürüten bilim ekibinin son çalışmaları ve tespitleriyle ilgili Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi ve Enstitü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Yücel bilgi verdi.

Bilim- 2 gemisinde bulunan ahtapot, çoklu karot örnekleyici cihazı ve derin suya özel geliştirilmiş sensörlü cihazlarla müsilajın derin sulara, 100 metre ve altına inip inmediğine bakıldı. Bilim ekibi müsilajın etkilerini inceledi.

Yürüttükleri çalışmalarının ardından tekrar karaya dönen ve yapılan ikmalin ardından yeniden sefere çıkarak araştırmalarını sürdüreceklerini söyleyen Doç. Dr. Mustafa Yücel, “En önemli bulgu,  müsilaj ilk 30 metreye sıkışmış durumda. Üremesinin, büyümesinin biraz durduğunu görüyoruz. En azından yüzeydeki o eski 2 hafta önceki etkisinin olmadığını görüyoruz. Zaten oluşmuş olan müsilaj yığınları ilk 30 metrede yığılmış durumda. Yaptığımız araştırmalar daha derin suya inmediğini gösteriyor ve derin deniz tabanına da müsilaj tabakanın çökmediğini son günlerde bulduk” diye konuştu. Doç. Yücel, ilk tespitlerini şöyle özetledi:

* Derin suya çökmesi şöyle kötü olurdu. Müsilaj organik bir oluşum ve üremesini durdurduğunda oksijen bedeli karşılığında yani o sistemden oksijen tüketecek. Bunun dibe çökmeyişi, ilk 30 metrede kalması Marmara için olumlu bir haber.

* Marmara iki tabaklı bir deniz. 25-30 metresi Karadeniz orijinli bir su, Ege’ye doğru akıyor. Alttaki su ise daha eski statik bir sur karışmıyor.

* Şuan zaten uydu verilerinden de gördüğümüz, Çanakkale Boğazı’ndan Ege’ye doğru bu müsilaj tabakalarının önemli bölümünün çıktığı yönünde. Tabi bu Ege Denizi için bir risk ama Marmara için bu nispeten olumlu bir gelişme.

“İlk 30 metrede kaldıkça Marmara’dan çıkış yapma olasılığı var” diyebildiklerini söyleyen Yücel, “Diğer bir olasılıkta bu bozulacaksa, oksijen faturası bize kesilecekse yüzeyde kesmesi ekosistem açısından daha avantajlı. Çünkü atmosfere daha yakın yüzey. Kış mevsimi geldiğinde karışım başladığında tekrar oraya oksijen girdileri olur ama derin suya olmaz. Tabi ki oksijen faturası kesecek bunu yüzeyde kesse daha iyi diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu.


  • post

Yorum Yazın