“Sarı-beyazlı çocuklar”ın yarım asırlık öyküsü…

“Sarı-beyazlı çocuklar”ın  yarım asırlık öyküsü… “Sarı-beyazlı çocuklar”ın yarım asırlık öyküsü…

Sokağın başında bekleyen kalabalığın arasına karışıp, birazdan, Kuşadası'nı baştan sona bayram yerine döndürecek o çocukları bekledim herkes gibi... Zamanın, yıllara meydan okuyuşuydu o çocuklar... Boğazımda nedensiz oluşan düğümün, gözümden bir kırpmayla akacak yaşın nedeniydiler… Hasrettiler, sevgiydiler ve birliktelikten yeniden doğan efsaneydiler... Uzaktan yankılandı sesleri... ''Hazır'' komutu geldi ve sarı beyaz kıyafetli çocuklar bir kez daha yeri göğü inletti... Dünden bugüne inancını hiç yitirmeyen ve Kuşadası için asla değişmeyen, Kuşadası Şehit Kaya Aldoğan Lisesi boru trampet takımının öyküsü bu... Emekli Beden Eğitimi Öğretmeni İbrahim Kafadar ile yarım asırlık takımın geçmişi ve bugününü konuştuk.

İbrahim öğretmenim, kendinizden bahseder misiniz?

1949 İzmir doğumluyum. 1956 yılında Kuşadası'na geldik. İlkokulu burada okudum. İlkokuldan sonra Ortaklar Öğretmen Okulu’na gittim ve bu okuldan mezun oldum. O okul, Köy Enstitüleri’nin devamı gibiydi.  Zaten, Köy Enstitüleri kapatıldı ve birkaç sene sonra biz okula girdik. Bizi okulda çok iyi yetiştirdiler. Örneğin, ben, okulda mandolin ve gitar çalmasını öğrendim. Nota öğrendim. Daha sonra Gazi Eğitim Enstitüsü Beden Eğitimi Bölümü'nü bitirdim. Mezun olduktan sonra Turgutlu Lisesi'ne atandım. Bu okulda çok güzel çalışmalarımız oldu. 1976 yılında Kuşadası’na geldim. Kuşadası benim memleketim. O yıllarda,  Kuşadası hep tanıdığım insanlardan oluşuyordu. O insanların çocukları benim kendi çocuklarım gibiydi.

Okulun, boru trampet takımını nasıl kurdunuz?

Kuşadası Şehit Kaya Aldoğan Lisesi'nde görevime başladığımda, boru trampet takımının 45-50 yılından kalma kısa izci trampetleri ve boruları vardı. Az sayıda boru ve trampet malzemeleri ve hepsi eskimişti. İlk yıl malzeme yetersizliği nedeni ile bayramlara boru trampet takımı olmaksızın çıktık. Ertesi yıl, bayram tertip komitesiyle yaptığımız toplantıda, okulda yeni bir boru trampet takımı kurmak istediğimi ancak piyasada satılan malzemenin dışında, biraz daha pahalı olan iyi bir malzemeyle törene çıkmak istediğimi ve bu konudaki bütün ön çalışmaları hazırladığımı, tek eksiğimizin maddi yardım olduğunu söyledim. Hep birlikte bunu temin edersek okulumuza yakışan ve yıllarca da devam edebilecek, herhangi bir masrafa da gerek duymadan uzun vadede kullanacağımız bir takımımızın olabileceğini kendilerine ilettim. Bunun üzerine ilk gün Kaymakam Bey, büyük bir meblağı temin ettiğini ve hemen çalışmalara başlamamızı rica etti.

1977-1978 öğretim yılında bu takımı bayrama çıkarttım...

Gerekli imkan sağlandıktan sonra bu yatırıma layık olabilmek için çocuklarla beraber çok sıkı çalıştık. Önce, öğrencilere notaların nasıl okunacağını öğrettim. Mandolin ile marşlar çıkarttım, tartımlar yazdım ve tartımların nasıl söyleneceğini de öğrettikten sonra bir aylık müzik dersinin ardından, ellerine trampet ve boruları verdim. Öğrenciler, algıladıkları notalar  ve tartımlarla gayet rahat çalmaya başladılar. Bu çalışmaları yaparken, hayatında hiç boru ve trampet çalmamış öğrencileri tercih ettim. Hiçbir şey bilmeyen öğrenciye öğretmek istediğinizi daha rahat öğretebilirsiniz. Bilen bir öğrenci varsa mutlaka eski bildiklerinden birşeyler katıyor ve bu da takımı bozabiliyor. Boru trampet takımı ile beraber çalışmalarımız sürerken, ekibimize kostüm dikilmesi gerekiyordu. Burada da Otelcilik Turizm Meslek Lisesi Meslek Dersleri Öğretmeni Sayın Nevin Evgin Hanımefendi imdadımıza yetişti. Giysilerin kumaşlarını hep birlikte İzmir'den yeteri kadar temin ettik. Öğrencilerimizin öşçülerini alarak boru trampet takımı kıyafetlerini ücret almadan bize hediye ederek, kısa bir zamanda da okulumuza teslim etti. Kendisine hala minnettarım. Bu arada çalışmalarımız son şeklini almaya başlamıtı. Biz de bayrama çıkmaya hazırdık.

Kuşadası sokaklarına indiğimiz zaman yer yerinden oynadı...

Kuşadalılar bilirler. Kuşadası’na bazı yıllar Deniz Harp Okulu gelirdi. Şehre iner, boru ve trapmpet takımı ile şehri dolaşır ve sonra da  eğitim gemilerine giderlerdi. Kuşadası halkı o takımı biliyordu.  19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nda ne zaman biz bayramı yapıp, şehrin içinde bir tur attık, yer yerinden oynadı.Bu başarıyı biz 300-330 mevcutlu bir ortaokul ve lise birlikteliğinde çıkarttık. Az sayıda öğrenci ile çok büyük başarı elde ettiğimize inanıyorum.

Peki, sonra ne oldu?

Benden sonra okula gelen Beden Eğitimi Öğretmeni arkadaşlar, var ettiğimiz bu takımı, emek sarf ederek bu günlere kadar getirdiler. Türkiye’de bayramlar ve törenler kaldırılınca, boru ve trampet takımı da işlevini yitirdi. Fakat 2015 yılında öğrencilerimden ve Bağdagül Şimşek Hanım'dan gelen teklif üzerine yeniden bir araya geldiler. Bana da haber gönderip, ‘’Öğretmenim, bando ve trampet takımını siz kurdunuz, gelir misiniz?’’ diye sordular. ''Başınızda öğretmeniniz var benim gelmem yanlış olur''  desem de dinletemedim. Çocukları kıramadım ve çalışmalarını görmeye gittim. Karşımda, eski öğrencilerimle takıma sonradan dahil olan yeni öğrencilerin bir arada olduğu bir takım vardı. Kısa zamanda iki kuşak arasındaki birliktelik çok uyumlu bir şekilde meyvesini vermeye başladı. Şehit Kaya Aldoğan Lisesi'nin boru trampet takımı, yıllardan beri devam ettirdiği başarısını hatasız olarak sürdürdü. Bu inanılmaz takım, 2015 yılında ilk gösterisini sunduğu an Kuşadalılar olarak  büyük bir coşkuyla bayramımızı kutladık. Botu trampet takımındaki öğrencilerim, yanlarında eşleri, çocukları hatta anne ve babalarıyla büyük bir coşku içerisinde geçitlerini tamamladılar. Bu takımın yaş aralığına 42-60 yaş olarak baktığımızda kimi öğrencilerimin torunlarını da yanlarında getirdiklerini görüyoruz. Sanıyorum, böyle bir takımın Türkiye'de bir örneği daha yok. Bu da bize Kuşadalı olarak gurur veriyor. Bundan yıllar önce, henüz çocuk denecek yaştaydılar. Binbir zorluk içerisinde oluşturduğumuz ve ayağa kaldırdığımız boru trampet takımının güzel çocuklarıydı onlar. Şimdi, onların her birinin gözlerine baktığım zaman o yıllara dönüyorum. 

Öğretmenlik yıllarınızı özlüyor musunuz?

Öğretmenlikten emekli olmadan ayrıldım ben. Ama hala bu ayrılış  içimde sızıdır. Kuşadası Şehit Kaya Aldoğan Lisesi'nin Beden Eğitimi Öğretmeni olmak hele o yıllarda hiç kolay değildi. Çünkü buranın çocukları o kadar kabiliyetli ve özeller ki. Bilgiyi almak için gözünün içine kocaman kocaman bakan çocuklardı. Ben, sabah gün doğarken okula gelirdim ve gün bitene kadar da okuldan ayrılmazdım. Dersim olsun olmasın okulda olurdum. Beden eğitimi öğretmeni olduğum için okulun denetlenmesi de benim sorumluluğumdaydı. Akşam okul dağılınca bu sefer de takım çalışmaları ve antrenmanlar başlardı. Tüm mahalle çalışmalarımızı izlemeye gelirdi. Hiç kimseye gidin demiyorduk. Çok şenlikli olurdu çalışmalarımız. Hatta burada, şimdi yıkıldı, bir Çamtepe Apartmanı vardı. Şükrü Çamtepe amcamız seyrederdi tüm antrenmanlarımızı. Basketbol antrenmanı olduğu zaman, topun potada çıkarttığı sesten o kadar rahatsız olurdu ki, bağırırdı penceresinden bana,’'le yeter be oğlum, gönder çocukları hava karardı’’ diye.

Yarım asırlık bir takım olduk…

Kuşadası Şehit Kaya Aldoğan Lisesi boru trampet takımı, 45'inci yılına giriyor. On üç sene benimle beraberdiler. Benden sonra göreve gelen öğretmen arkadaşlarımız da öğrencilerle çok fazla ilgilendiler. Başta eşim Ayşe Kafadar olmak üzere, Mehmet Ersoy, İfakat Başöz, Duygun Budak, Bağdagül Şimşek, Ahmet Hürrem (müzik öğretmeni) isimlerini hatırlayamadığım öğretmen, her birinin çok fazla emekleri vardır takımın bugünlere gelmesinde. Buradan da her birine, bir kez daha teşekkür ediyorum.

Bugün hala bayramları izleyemem...

İnsan kalabalığı arasına girip takımı karşıdan izlemek benim için çok zordur. Aklım her zaman çocuklarda kalır. Panik olurum onların her geçişlerinde. Ayrıldıktan sonra bir bayrama gittim ancak izleyemedim. Gözyaşlarımı tutamadım. O günden beri bayrama gitmiyorum. Gidemiyorum çünkü eski anılar canlanıyor gözümde. Gerçekten o günleri düşünmek beni  duygusal anlamda çok farklı etkiliyor.

Boru ve Trampet Takımı'nın geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Bu takım, benden sonra da devam eder. Kabiliyetli öğrenciler sayesinde, Şehit Kaya Aldoğan Lisesi boru ve trampet takımı, daha nice yıllar Kuşadası sokaklarında sesini duyurmaya devam eder. Bu sene gelemeyen çok başarılı öğrencilerim vardı ve seneye o isimleri de getirmek istiyorum. Takımda olmayan öğrenciler de bu sene geçitte bizi izledikten sonra yanıma gelip, ''Öğretmenim seneye biz de gireceğiz takıma dediler'' Ben de o nasıl olacak diye sordum. Bana, biz de boru ve trampet takımının kıyafetlerinden giyip arkanızda yürüyeceğiz diye cevap verdi. Bir okul ruhu ancak bu kadar güçlü olabilir diye düşünüyorum. Böyle, birbirine kenetlenmiş çocuklar oldukça, boru ve trampet takımı daha nice yıllar Kuşadası sokaklarında yeri yerinden oynatmaya devam eder.


  • post

Yorum Yazın