Turizmi bekleyen büyük tuzak!

Turizmi bekleyen büyük tuzak! Turizmi bekleyen büyük tuzak!

Dr. Bülent Cinel, Kuşadası’nda tatilinden sonra felç olduğunu iddia eden İskoç çiftin iftira attığını kanıtlayarak, bu tür kampanyaların neden olabileceği risklere dikkat çekti.

Pandemi nedeniyle turizm sektörünün hassas bir dönemden geçtiğine dikkat çeken İzmir Sağlık Turizmi Derneği Başkanı ve slkhaber.com yazarı Dr. Bülent Cinel, geçmişte yaşanan benzer durumlardan örnekler vererek bir değerlendirme yaptı:

DR. BÜLENT CİNEL YAZIYOR

Sağlık Turizmini ve turistin sağlığı konusunda ülkemizdeki hızlı gelişimler ve bu pastadan pay alabilmek için sağlık kurumlarımızın kalite yönünden en modern cihazlarla kendini yenilemesi Pandemiye rağmen ,takdire şayandır.

Aynı zamanda turistik otel ve konaklama tesislerimizin de gelişim içinde ve modernize olduğunu görüyoruz. Ülkemizdeki turizm alanındaki hızlı gelişim ve değişim hem Turizmde hem de sağlık turizminde çok daha iyi yerlere geleceğimiz inancını bende güçlendirmektedir.

Son 5 yılda turizm ve sağlık turizmi alanındaki değişim ve gelişim esnasında gerek acenteler ve konaklama tesislerindeki çalışanlar ve gerekse ülkemizdeki turizm se sağlık turizmi paydaşları çalışanları, turist misafirlerimize gösterilen ilgi ve yaklaşımlarda pozitif yönde gelişimler olduğunu görüyoruz. 

Bazen kendimizi aşırı eleştirdiğimiz oluyor. Ama bazen de haklı olduğumuz bir konuda yurtdışından aşırı eleştiri yağmuruna tutularak, karalama kampanyaları yapılıyor. Bu bazen turist oluyor bazen yurt dışı acente veya tur operatörü olabiliyor bazen de yabancı basın ve ülkelerin belirli kademeleri olabiliyor. Bugün sizlere bu karalama kampanyalarından birine şahit olduğumdan böyle bir yazı yazmak ihtiyacı duydum.

GEÇMİŞTEN GELEN ÖRNEKLER        

2010-2017 yılları arasında konaklama tesislerinde sağlık hizmeti veren şirketimde aktif doktorluk yapıyordum. 3-4 adet 5 yıldızlı otel içinde revirlerimiz vardı. Her yıl sezon başlamadan önce otel üst düzey yöneticilerle bir toplantı yapılırdı ve o toplantıya sağlık işleri nedeniyle ben de katılırdım. Eğer o yıl otele İngiliz, İrlandalı, İskoçyalı gelecekse, toplantı ana maddelerinden biri ‘’bu misafirlere yaklaşım ve önlemler‘’ oluyordu. Sezon başladığında hangi önlemi alırsanız alın yüzde 20-30 bu ülke vatandaşlarının şikayetleri ve tehditleri oluyordu. Eğer otel tarafından extra tatil ya da jest görmezse, kendi ülkesindeki tatil sitelerinden, basından oteli karalıyordu. Ben revirdeyken günde en az 1-2 kişi yemekten zehirlendiğine dair benden rapor almaya çalışıyordu. Özellikle İngilizler bu konuda bayağı derslerine çalışmış gibiydiler. Tabi ki her İngiliz, İrlandalı, İskoç bir değil. Dedim ya yüzde 20-30 oranındalardı. İşin ilginç tarafı diğer ülke vatandaşlarında bu oran yüzde 5 i geçmiyordu. Bu da oradaki sosyal medyanın ve basının ülkemize bakış açısını göstermektedir. Otel olmazsa, tatil yaptığı yöreyi, tedavi olduğu hastaneyi, araç şoförünü, gittiği restoranı, marketi v.s. acımasızca karalıyorlar.

Haberleri okurken bazı sitelerde “Kuşadası tatilinde yediği peynirden zehirlenen emekli İskoç mühendis felç oldu‘’  şeklinde haberlere rastladım. Haber kaynağına bakınca BBC News’te’te 29. Haziran 2021 tarihinde Angie BROWN isimli biri tarafından kaleme alınmış olduğunu gördüm. Haberin tamamını okuyunca bir tatil beldesine bu hainliği yaparak ülkemizi karalamalarına, ülkemizdeki bazı haber ajanslarında bilmeden katkı sağladığını gördüm.

Haberde kısaca şöyle diyordu;

O HABERDEN BAZI İDDİALAR:

İskoçya'da yaşayan 71 yaşındaki emekli mühendis Malcolm BrownEylül 2020'de eşiyle birlikte iki haftalık bir tatil için Kuşadası'na gitti. Brown, Türkiye'de yediği yemekten zehirlendiğini ve boyundan aşağısının felç olduğunu anlattı.

Brown, zehirlenmenin ardından ilk önce bacaklarının çalışmadığını fark etti. Susuz kaldığını düşündü.

Ancak el ve kollarında da uyuşukluk başlayıp, görüşü bulanıklaştığında, bir şeylerin ciddi şekilde yanlış olduğunu anladı.

Kısa bir süre sonra boyundan aşağısı tamamen felç oldu.

Edinburgh'da kaldırıldığı hastanede Brown'a Guillain-Barre sendromu teşhisi kondu. Bu, çok nadir görülen bir otomimmün hastalığı.

Brown, yaşadıklarını tedavi gördüğü hastanede BBC İskoçya'ya anlattı.

BUNUN ADI RESMEN KÖTÜ NİYET

Okuyunca yazıklar olsun size demekten kendimi alamadım.  Hastalanan 71 yaşındaki İskoç vatandaşına acil şifalar dilerim. Ama bu hastalığı bir peynire, oradan gelip Kuşadası gibi güzide bir tatil beldesine bağlamak tam anlamıyla kötü niyettir.

Bilmeyenler için bu konuda teknik küçük bir açıklama yapmam gerekiyor.

Guillain-Barre Sendromu nedir?

İnsanın kendi bağışıklık sistemi nedeni tam bilinmeyen bir sebeple sinirlere saldırır. Sinir sisteminde meydana gelen hasar sonucu, vücutta kas güçsüzlüğüne, refleks kaybına, uyuşmaya, karıncalanmaya sebep olan ve geçici felç hali yaratabilen, kesin tedavisi olmamakla beraber hastalığın etkisi azaltılabilen bir nörolojik hastalıktır.

100.000’ de 1 ila 2 kişide görülen nadir bir hastalıktır. 

Hastaların yaklaşık olarak yüzde 85’i 1 yıl içerisinde tamamıyla sağlığına kavuşabilir.

Şimdi tekrar BBC News’teki yazıya dönelim;

UYDURULMUŞ BİR SANTAJ ÖYKÜSÜ

Brown, eşi Janis ile birlikte 19 Eylül 2020'de iki haftalık bir tatil için Kuşadası'na gitti. Tatilin başlarında yediği bir yiyecekten zehirlendi ve bir hafta yatakta kaldı.

Çift, süpermarketten aldıkları peynirden zehirlendiklerini düşünüyor. Malcolm Brown, peyniri yedikten sonra hastalandığını söylüyor. Eşi Janis ise bu peynirden yemediğini ve kendisine bir şey olmadığını belirtiyor.

Ertesi gün yine bu peyniri ikram ettikleri bir arkadaşlarının da zehirlenmiş olması çiftin kuşkularını artırıyor.

RESMİ VERİLER YALANLIYOR

Üşenmedim eylül hatta ekim aylarında bölgede gıda zehirlenmesi ya da hastanelerden birine peynirden zehirlendim diye başvuran oldu mu diye araştırdım. Kuşadası bölgesinde bir devlet hastanesi, bir tıp merkezi, bir özel hastane ve birkaç poliklinik mevcut.  

Sonuç;  ne böyle bir hastalığa yakalanan var ne de peynir zehirlenmesi olan.   

Bu yazının baş rol oyuncuları ve bu yazıyı yazan sizce ne yapmaya çalışıyor?

Neden bir tatil beldesini zan altında bırakan böyle bir yazı kaleme alınır ki?

Yaşlı bir çiftin ülkemizin en güzel tatil yörelerinden birine dolaylı da olsa böyle bir suçlamayı niye yapar ki?

Böyle bir hastalığın peynirden kaynaklandığını direk öne sürmek ve bunu manşete koymak, bu yaşlı çifti kullanarak Kuşadamızı karalamak ve bölgemize dolaylı olarak da ülkemize  gelmeyi düşünen turistleri korkutarak gelmesini önlemek BBC ‘ye hiç yakışmadı.

Yaşlı çifte gelince;

Belki kullanmaya kalktınız belki kullanıldınız. Bu haberin başrol oyunculuğu sizlere hiç yakışmadı.

Bu haberin en kısa zamanda kaldırılması, ülkemizde bu habere hızlı tepki verilmesi ve ilgililerin olaya müdahale ederek yayın organlarını uyarması dileğiyle

Esen kalın.


  • post

Yorum Yazın